İçinde bulunduğumuz dijital devrim sayesinde, çok geniş sayıda insan topluluklarına kendimizi ifade edebiliyor ve onlarla kolaylıkla etkileşime geçebiliyoruz. Blog sayfanız için makale yazmak ise bu türde bir iletişimin en iyi yollarından bir tanesi olarak karşımıza çıkıyor. Fakat, internet gibi büyük çapta bir platformda, bu türde bir etkileşim hedeflemelerine ulaşabilmek için öncelikle okuyucularınıza içeriğinizin diğerlerinden farklı olduğunu belirgin kılmalısınız. Peki bunu başarabilmenin en kolay yolunun etkili başlıklar oluşturmaktan geçtiğini biliyor muydunuz?
Bazı insanlar görsel içerikten ziyade kendilerini yazarak daha iyi ifade edebiliyor. Kelimelerle oynayabilirken, etkileşim hedefleriyle okuyucularına vermek istedikleri mesajı ulaştırmaya çabalıyorlar. Fakat unutmayın ki, bu türde bir etkileşime erişebilmek için öncelikle okuyucunun, ürettiğiniz bu içeriğin varlığından haberdar olması gerekir.
1962 yılında “Reklamcılığın Babası” olarak bilinen David Mackenzie Ogilvy, bir röportajında şöyle bir cümle sarfetmişti: “Ortalama olarak, beş kat daha fazla insan esas reklam metninden ziyade sadece metnin başlığına odaklanıyor. Başlık demek, bir dolarınızdan seksen sentinizi harcamanız demektir”.
Kesinlikle bu söze katılıyoruz ve görüyoruz ki araştırmalar da aynı şekilde Ogilvy’nin bu sözüne katılıyor – Peter Koechley’e göre başlıklar o kadar güçlü ki, Upworthy‘deki bir içeriğin trafiğini %500 oranında artırabiliyor!
Dijital platformların sağladığı ekonomik saha sayesinde biz pazarlamacılar bu platformlar üzerinden işimizi daha iyi yapabilmek adına pek çok olanak elde edebiliyoruz. Fakat fırsatlar her geçen gün artarken, bu dijital dünyada var olan rekabet de aynı oranda artıyor. Başı sonu görülemeyen bu dünyada hedef kitlelerimizin dikkatini üzerimize çekmek, her geçen gün zorlaşmaya devam ediyor. İşte tam da bu noktada kitleler ile sizin aranızdaki ilk iletişimin başlangıç noktası olan başlıklar devreye giriyor ve işte tam da bu yüzden Cloudnames olarak tüm makalemizi etkili başlıklar yazma konusuna ayırdık!
[include-page id=’18540′]
Hedef Kitleniz Önemli
Etkileşim, kendi doğasında her daim değişime hazır olan bir dinamik bulundurur. Sonuç olarak bahsettiğimiz aktivite en az iki kişiyi içine alıyor; en az iki kişi birbirleri ile iletişime geçmeye ve kendilerini karşısındaki kişiye ifade etmeye çalışıyor. Tek bir taraf olarak karşı tarafın ihtiyaçları ve taleplerine cevap vermek daha kolay olabilir. Fakat bir de şu sahneyi gözünüzün önüne getirin; milyonlarca insan birbirleri ile iletişime geçmeye, seslerini duyurmaya çabalıyor!
Makale başlıkları ise işte tam da burada devreye giriyor. Aynı konu etrafında dönmüş ortada milyonlarca makale bulabileceğiniz için, ancak başlığınız sizi görünür kılabilecektir. Sosyal Medya Pazarlaması üzerine bir makale yazdığınızı bir düşünün; göreceksiniz ki aynı konu üzerine yüzlerce makale hali hazırda yazılmış durumda. Fakat diğerlerinin düştüğü hataya düşmeyin; sadece SEO’ya ya da orjinal bir metin yazmaya odaklanarak hedef kitlenizin aslen ne istediğini unutmamalısınız.
İnsanlar ihtiyaçları doğrultusunda internette arama yapmaya girişirler; ihtiyaçlarını giderecek olan makaleler dikkatlerini çeker. Bu yüzden, makale başlıklarınızı, makalenin okuyan kişininn ihtiyaçlarına cevap vereceğini gösteren şekilde oluşturmanız gerekir. Örneğin, Facebook üzerinden sosyal medya pazarlama ile ilgili bir içerik yazıyorsanız eğer, genel bir başlık oluşturmayın; onun yerine “Etkili Reklamlar Aracılığıyla Facebook Kitlenizi Artıracak 9 Yol”, “Dönüşüm Sağlayacak Etkili Facebook Reklamları Nasıl Hazırlanır” ya da “Dönüşüm Sağlayan Facebook Reklamları için 7 Strateji” gibi başlıklar daha etkili olacak, ve makalenize daha çok tıklama getirecektir. Çünkü bu türde başlıklar, okuyucularınıza bu makaleyi okuduktan sonra aşağıdaki hususlar hakkında bilgi edinebileceklerine dair bir izlenim veriyor:
- Facebook’ta reklam nasıl verilir
- Etkili bir Facebook reklam nasıl oluşturulur
- Facebook reklamlarından dönüşüm nasıl sağlanır ya da izleyici kitlenizi nasıl artırabilirsiniz.
Fakat yukarıdaki belirtilenlerin sadece bir örnek teşkil etmektedir. Etkili olup olmayacağı, hedef kitlenize bağlı olarak değişkenlik gösterebileceğini göz önünde bulundurmalısınız.
Belki de hedef kitleniz yaşadıkları problemden ya da ihtiyaçlarından haberdar değildir. Facebook reklamları aracılığıyla neden müşteri potansiyeli yüksek kişileri kendilerine çekemediklerini anlamaya çalışıyorlardır. Böyle bir konuda örneğin size tavsiye edebileceğimiz bir başlık örneği:“Facebook Reklamlarınız Neden İşe Yaramıyor?” kadar basit olurdu. Daha önce de vurguladığımız gibi, tüm bunlar hedef kitlesi olarak belirlediğiniz topluluğun ihtiyaçları ve isteklerine bağlı!
Başlığınız Net Olmalı
Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki, sadece tek bir tıklama ile istediğimiz bilgiye anında erişebiliyoruz. Internetin hayatımıza girmesi, biz insanlara pek çok avantaj sağladı; onlardan bir tanesi de bilgiye olan kolay erişim. Fakat her daim bilgi bombardımanı ile baş başa olduğumuz için, zamanımız da aynı şekilde hiç olmadığı kadar daha değerli hale gelmiş oldu.
Gizem ise tam da böyle bir atmosferin ihtiyacı olan şey. Dijital platformda öne çıkmak için biz insanların doğuştan gelen merak içgüdüsünü kullanabilirsiniz. Bu konuya detaylı bir şekilde daha sonra değineceğiz, fakat şimdiden şunu da belirtmek isteriz; sırf merak uyandırsın diye ortaya üstü kapalı, belirsiz, net olmayan bir başlık da çıkarılmamalı. Bir blog makalesi yazmanın tüm ceremesini çekmenizin nedeni kendinizi okuyucuya ‘ifade etmek’ ve hedef kitleniz için daha iyi bir okuyucu deneyimi yaşatmak olduğu için, umduklarından farklı bir makale okutarak onların o değerli zamanlarını harcamamalısınız.
Örneğin, bir süre önce sosyal medya hesabımda arkadaşımın paylaştığı bir makale ile karşılaşmıştım. Makalenin başlığı da şöyle diyordu: “Unutulmayacaksın!”. Makaleye tıklarken beklentim, kısa süre önce vefat eden ünlü bir yazar üzerine bir kaç şey okumaktı. Fakat tıkladığımda farkettim ki makale tamamiyle farklı bir konu üzerinden işlenmiş; makale, artık kullanılmayan ya da orjinaliyle hiç bir alakası kalmamış, evrim geçirmiş ölü mobil uygulamalar üzerineydi.
Neyse ki o an içerisinde hiç aklımda bile olmayan bu makaleyi okumaya zamanım vardı ve makaleyi, sonuna kadar da okumuş oldum. Gerçekten iyi bir dille yazılmış güzel bir makaleydi, hatta daha sonra arkadaşlarımla da paylaştım. Fakat buradaki önemli nokta şu ki içeriği tıklamadan onun ne ile ilgili olduğuna dair doğru bir bilgiye sahip değilmişim ve eğer harcayacak bir vaktim olmasaydı ilk iki cümlesini bitirmeden makaleyi kapatacak ve bu kadar iyi yazılmış bir içerik benim gibi bir okuyucu yüzünden para kaybedecekti.
Bu yüzden, her daim oluşturduğunuz içeriği doğru ve net bir şekilde yansıttığından emin olduğunuz bir başlık kullanın. Okuyucu, oluşturulan başlık tarafından yaratılan beklentiye uymayan bir makale ile karşılaştığında, açtığı makaleyi okumadan anında kapatacaktır; sonuç olarak kullanıcı, zamanını ihtiyacına uymayan bir içerik ile harcamak istemez.
Diğer yandan bu yönde bir okuyucu deneyimleri reklam kampanyalarınıza gereksiz para harcamanıza neden olacaktır. Potansiyel müşterileriniz olamayacak kişilerin tıklamasıyla zaman ve para harcamak istemezsiniz.
Bundan kaçınabilmenin bir yolu ise başlıklarınıza parantez “[ ]” içerisinde bir tanım eklemek. Hubspot’un 3.3 milyondan daha fazla ücretli link ile oluşturulmuş başlıklar arasından yürütmüş olduğu araştırmaya göre, [İstatistik], [Video], [Röportaj] ya da [Veri grafiği] gibi açıklamaların eklenmiş olduğu başlıkların, diğer başlıklara nazaran %38 oranında daha iyi performans gösteriyor.
Çünkü bu şekilde, okuyucuya/ hedef kitlenize okuyacağı makale ile ilgili daha aydınlatıcı bir bilgi vermiş olursunuz, yani onlar için okuyacakları yazı ile ilgili daha doğru bir beklenti yaratmış olursunuz. Fakat sizi yine uyarmamız gerekiyor; tüm bu bilgiler içeriğinize ve hedef kitlenize göre değişkenlik göstermektedir. Hedef kitlenizi iyi tanımak, onların ihtiyaçlarını, reflekslerini iyi tartmak, tüm pazarlama hareketleriniz için size çok yardımcı olacaktır.
Rakamlara Dikkat!
Rakamsal veriler ise hedef kitleniz için netlik yaratmak adına kullanılabilinecek diğer bir yol olarak faydalanılabilinir. Hem bir araştırma göstergesi ifade ederken, hem de siz ve okuyucularınız arasında bir güven oluşturmada etkili bir rol oynarlar. Daha da iyisi, okuyucularınızın makalenin ne kadar uzunlukta olacağına dair bir fikir edinmelerine yardımcı oluyor ki bu, makalenin başında da belirttiğimiz gibi iyi bir stratejidir. Çünkü, sonuç olarak hedef kitleniz kim olursa olsun, karşınızdaki kişilerin zamanı onlar için çok değerli, ne kadar sürede makaleyi tamamlayacaklarını bilmeleri bile onlar için önem arz ediyor. Gelin aşağıdaki iki başlık örneğini birlikte inceleyelim:
- “Facebook Üzerinden Reklam Oluşturun”
- “Facebook Üzerinden Reklam Vermenin 10 Etkili Yolu”
Öncelikle, gördüğünüz gibi ilk başlık hiç bir şekilde bir özgünlük içermemekte. Facebook’ta reklam oluşturmak üzerine Google’da bir arama yaptığınızda elbette karşınıza sayfalarca içerik çıkacaktır. Elinizde en iyi içerik olsa bile, bu türde bir başlık ile arzu ettiğiniz tıklamalara erişemeyeceksiniz. Çünkü, öncelikle bu başlık gereğinden fazla genel ve okuyucunun aklında bir şey oluşmasına da izin vermiyor.
Rakamsal bir detay veren ikinci başlık; hem okuyucuya makaleyi okumanın ne kadar süreceğine dair bir fikir veriyor, hem de bu makalenin konuya daha olgusal baktığına, ve dolayısıyla daha kolay okunabileceğine dair bir fikir de vermiş oluyor ki bu, günümüzdeki mobil kullanıcılar için çok cazip.
Bu makale, kendi içerisinde okuyucunun nasıl ve ne şekilde istifade edeceğine dair bilgilendirme amaçlı bir sıfat içinde bulunduruyor ki bu oldukça önemli bir husus. Çünkü bu şekilde okuyucularının arasında ayrıma giderek, onları pazarlama hedefleri için makale yazanlar şeklinde özgülleştirebilir ve böylelikle, bu işi hobi amaçlı yapanlara para harcamış olmazsınız.
[include-page id=’18540′]
Merak Uyandırın
Psikiyatristler, birini tanımak adına ilk izlenimin her daim önemli olduğunu vurguluyor; koku, ses, renkler… İlk karşılaşma sırasındaki her şey bilinç altımızda bir yer edinip, o kişi hakkında bir ön yargı oluşturmamıza neden oluyor ve onu daha iyi tanımak için merak dürtümüz uyanıyor. Aynı durum başlıklar için de geçerli.
Psikiyatride ‘merak aralığı’ adı altında bir terim kullanılıyor. Terim, bir insanın halihazırda bildiği ile öğrenmek istediği arasındaki aralığı belirtmek üzere oluşturulmuş. Bu türde bir merak iç güdüsü ile, belirli bir konu üzerine bir bilgi birikimine sahip bir insanın bir şekilde edindiği bilgilerin yetersiz olduğunu gördüğünde, daha fazlasını öğrenmek üzere harekete geçecektir. Bu türde bir aralık, sizlere başlık fikirlerinizle oynayabileceğiniz bir oyun alanı imkanı sunuyor.
Oyun alanınızda oynamak için ise oluşturduğunu makaleniz için büyülü ‘hangi’, ‘nasıl’, ‘neden’ ya da ‘ne zaman’ kelimelerinden faydalanabilirsiniz. Ya da başlığınızda bir miktar bilgi kırıntısı kullanarak okuyucudaki daha fazla bilgiye açlık duyan merak algısıyla bu oyun alanında iyi vakit geçirebilirsiniz.
Spekülatif bir dil kullanarak da okuyucularınızın aklında bir merak uyandırabilirsiniz. Sanırım sizler de pek çok kez gazetelerde “Bu Nugget’ı Yerseniz Ölebilirsiniz” gibi manşetlerle karşılaşmışsınızdır. Daha da net olmak adına, gelin aşağıdaki iki örneği birlikte inceleyelim:
- “Sosyal Medya Zihin Sağlığını Etkiliyor”
- “Sosyal Medyanın Yol Açabileceği 5 Sağlık Problemi”
Gördüğünüz üzere, ilk başlık bir öncekine nazaran daha belirsiz. Öncelikle ilk başlık kendi içerisinde hiç bir rakamsal veri içermiyor ki ikinci başlık sahip olduğu rakamsal veri ile, makale yazarının sorunu tanımlayabildiğini ve bu zihin problemlerini 5 farklı kategoriye ayrıştırabildiğini gösteriyor. Aynı zamanda ikinci başlığın daha çok merak uyandırabileceğini görebiliyoruz, çünkü bu başlık örneği içerisinde “-ebilmek” ekine sahip bir fiil kullanmış ki, bu yardımcı fiil oldukça etkili olabiliyor. Olasılık içeren kelimelerin bulunduğu başlıklar ilgi çekicidir, çünkü söz konusu husus hakkında var olan bir olasılık fikrini okuyucularına sunmakta ve bu olasılık ise yine aynı okuyucunun aklında bir çeşit merak uyandırabiliyor. Acaba o sağlık sorunlarından herhangi biri bende de var mı? Diye bir soru sizin de aklınıza gelmedi mi?
SEO’yu Es Geçmeyin
Elinizde iyi bir dille yazılmış harika bir makale var ve başı sonu olmayan bu dijital dünyada öne çıkmak için belirlenen hedef kitlenin ilgisini çekecek başlıkların, en az kaliteli bir makale yazmak kadar önemli olduğunu da artık öğrendiniz diyelim. Fakat her şey bitmedi; şimdi ise son olarak bu başlıklarınızın Arama Motoru Optimizasyonu’una olan uygunluğunun öneminden size bahsetmemiz gerek.
Arama Motoru Optimizasyonu (SEO) demek, arama motoru sonuç sayfasında (SERP) en üstlerde yer almanız demektir. Geçmişte pazarlamacıların arama sonuçlarını hileyle değiştirmeleri olanaklı hale gelmesine dair etik olmayan işler dönmekteydi. Günümüzde ise sağduyunun daha hakim olduğunu görüyoruz; markalar iyi bir içeriğe sahipse, doğru bir kullanıcı deneyimi bulunuyorsa ve teknik olarak iyi işlev sağlayan web sitelerine sahipse markalar bu arama motoru sonuç sayfalarında üstlerde görülebilme imkanı artıyor.
Bazı web sitelerin arama motorlarında her zaman üst sıralarda gözüktüğünü görmüşsünüzdür. Bunun nedeni belki daha iyi içeriğe sahip olmalarıdır; fakat arama motoru optimizasyonu ile blog sayfanıza daha fazla trafik elde edebileceğiniz ise bir gerçek. Arama motorları için içeriğinizi optimize etmenizde işinize yarayacak bir ipucu da makaleniz için iki farklı başlık oluşturmanız.
Örneğin, makalelerinden bir tanesi için “China Cuts Reserve Requirement to Boost Liquidity” başlığı kullanırken Wall Street Journal, sayfa başlığı için ise “China Cuts Reserve Requirement for Banks” gibi farklı bir ad seçmiştir. Diğer bir örnek ise The New Yorker’da geliyor. Derginin eğitim ile ilgili makalelerinden bir tanesinin ana başlığı “Learn Different” olarak belirlenirken sayfa başlığı için ise: “All Schools Disrupted Education” olarak karar kılınmış.
[include-page id=’18540′]
Cloudnames’te ne yapıyoruz
Online platformda en iyisi olmanız için gereken her şey için Cloudnames size yardımcı olabilir. Dijital hesaplarınızı, web sitenizi, Sosyal Medya Pazarlama ve diğer tüm karmaşık teknik detayların sizin yerinize yönetimini devralabilir, gelirinizi arttırmak üzere etkili bir büyüme adına size yardımcı olabiliriz.
Sadece mobil uyumlu modern bir web sitesi tasarlamıyoruz, müşterilerinizin de talepleri doğrultusunda hizmetler de sunuyoruz. Web sitenizin yönetimini devralıyor ve düzenli aralıklarla güvenlik ve güncelleştirilmesini de sağlıyoruz.
Arama Motoru Optimizasyonu, Arama Motoru Pazarlama, Sosyal Medya Pazarlamanın yanında, e-mail ve banner reklamları gibi diğer online pazarlama kampanyalarıyla da ilgileniyoruz. Tüm bunların yanında dijital platformda gelir elde etmenizde size yardımcı olacak grafik tasarım, fotoğraf, video, metin içeriği oluşturma gibi diğer unsurlar da hizmetlerimiz arasındadır.
Herhangi bir sorunuz varsa lütfen bizimle iletişime geçin! Çalışma saatleri (9:00 – 18:00) arasında, telefon numaramızdan 
+90 (212) 243 7991 bizimle iletişime geçebilir ya da e-mail ile sorularınızı doğrudan bize iletebilirsiniz: salestr@cloudnames.com ya da iletişim bilgilerinizi aşağıya bırakabilirseniz size anında dönüş yapabiliriz.
[include-page id=’18540′]
İlgilenebileceğiniz Diğer Makaleler
- Bloggerların en iyisi olun
- Facebook’tan anlık makale hizmeti
- İçerik pazarlaması ve arama motoru optimizasyonu
Sosyal Medya pazarlaması ilgileniyorsanız lütfen bloğumuzu takip edin. Sizin ilginizi ne tarz başlıklar çekiyor? Yorumlarınızı bizimle ve aşağıdaki ikonları kullanarak arkadaşlarınızla paylaşın. Unutmayın paylaşmak umursamaktır!
